İlk kez bu soru üzerinde ne zaman düşünmeye başladık, bilemiyorum. Kaynağını vermeyeceğim ama Sokrates’e ait olduğunu hatırladığım bir cevap var bu soruya: “Bilmek, yapabilmektir.”

Öyleyse kek yapmayı bilen birisi; bir kek tarifini yazılı ya da sözlü verebilen değil, ikram edilebilir ve yenilebilir bir kek yapan kişi olmalı. Ya da harita nedir, ne işe yarar bilen birisi; fiziki ve siyasi harita tanımını yazılı ya da sözlü yapabilen değil, ihtiyacına göre ne zaman, hangisini kullanabileceğini bilen ve kullanabilen kişidir. O zaman, mevsimleri bilen biri; sırasıyla bir çırpıda isimlerini söyleyip yazabilen değil, hangi mevsimde ne giyeceğine karar verip, ona uygun giyinip sokağa çıkabilen kişidir.

Diğer bir deyişle “ihtiyaç ve istek arasındaki farkı bilmeyen kişi” de bu kavramların tanımlarını yazılı ve sözlü verebilen ama sekiz çantası varken “Yeşili ve şu markası yok.” diye hayata küsen kişidir. Ya da ilçe, mahalle, sokak tanımlarını yapan ama evinin adresini söyleyemeyen, bir götüren olmadıkça okulundan evine gidemeyen biri; bu kavramları bilmiyor mu demektir?

Doğaldır ki işi eğitim olan herkes sana hak verecektir, Sokrates. Evet, “Bilmek, yapabilmektir.” ancak binlerce kazanım içeren eğitim programlarını, sınırlı sürelerde uygulamaya geçirmek zorunda olan eğitimciler; bu konuda ne yapabilirler, onlara ne önerirsin?

Senin de hiç bilip yapamadığın oldu mu, Sokrates?

Yazar Hakkında

Yazarın Adı: Ayşen Şıkdiken
Unvan: Akademik Koordinatör
E-Posta: aysen.sdiken@acischools.k12.tr